Hukuk bir ilkeler bütünlüğü olmanın dışında aslına bakılacak olursa bünyesinde çok daha farklı terim ve meslek gruplarına da ev sahipliği yapmaktadır. Savcı, mahkeme başkanı, avukat, müvekkil gibi çeşitli insanların bir amaç uğruna oluşturdukları bu kavramın altında yatan faktörleri veya etmenleri de kısaca bir özetlemek gerekiyor. Öncelikli olarak bu ortak amacın aslında haklı ve haksız ayrımı yapmak konusunda olduğunu başta belirtmiş olalım. Nitekim bu amaca giden yolda tabi ki iki farklı tarafın olduğu ve avukatların da kendi müvekkilini haklı çıkarmaya çalıştığı bu sürecin sonunda oldukça ilginç bakış açıları ve değişik görüşlerin ortaya çıktığını da söylemek çok zor olmayacaktır.
Tabi ki bu noktada devreye giren önemli konulardan bir tanesi de savunmanın nasıl ve ne şekilde yapılacağı ile ilgilidir. Dolayısı ile avukatların bu konuda üstün bir ikna kabiliyeti, hukuki olarak bilgi birikimlerinin olması ve tabi ki bunu uygulama anlamında başarı elde etmiş olmaları da beklenen gelişmelerden bazıları olarak ön plana çıkmaktadır. Hukukun çok fazla alana yayılması ve bunun da avukatlar üzerinde negatif etki yaratması ise vatandaşların şikayet etmiş olduğu konulardan bir tanesiydi. Ancak Ankara avukatları ve farklı şehirlerde görevlerini sürdüren avukatların yavaş yavaş farklı departmanlara entegre olması ve tek branş ile ilgili iş alımı yapması da bu sürecin daha faydalı bir hale gelmesinin temel taşlarından olmuştur.